T.C.
DANIŞTAY 10. DAİRESİ
E:2014/6559
K:2015/874
KT: 09.03.2015
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince, dosyanın
tekemmül ettiği görülmekle yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar
verilmeyerek işin esasına geçildi, gereği görüşüldü:
Dava, avukatlık mesleğini icra eden davacının,
davalıların adres bilgisini öğrenmek için yapılan başvurunun reddine ilişkin ….
İlçe Nüfus Müdürlüğü’nün 27.09.2013 tarih ve 3142 sayılı işleminin iptali ve bu
işlemin dayanağı olan 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 44’üncü
maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi ile 3. ve 4. fıkralarının Anayasa’ya
aykırı olduğundan bahisle itiraz yoluyla dosyanın Anayasa Mahkemesine
gönderilmesi istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesince, dava konusu işlemin
dayanağı olan anılan kanun hükümlerinin Anayasa’ya aykırı olmadığına dair
Anayasa Mahkemesi’nin 11.09.2014 tarih ve E: 2014/76 K: 2014/142 sayılı
kararına istinaden davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından, hukuka
aykırı olduğu ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması
istenilmektedir.Anayasa’nın, “Hak Arama Hürriyeti” başlıklı 36’ıncı maddesinde,
“Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde
davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına
sahiptir.” hükmüne yer vermiştir. Öte yandan, İnsan Hakları Avrupa
Sözleşmesinin Adil Yargılanma Hakkı başlıklı 6’ncı maddesinde, “Herkes
davasının medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai
alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan,
yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık
olarak ve makul bir süre içinde görülmesini isteme hakkına sahiptir.” ifadesine
yer verilmiş, mahkemeye erişim hakkının adil yargılanma hakkının bir unsuru
olduğu İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (AİHM) içtihatlarıyla da istikrar
kazanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; avukatlık mesleği icra
etmekte olan davacının, müvekkili olan kişiler adına ….. Asliye Hukuk
Mahkemesinde açtığı tapu iptali, tescil, tazminat ve ihtiyati tedbir istemli E:
2013/607 sayılı dava dosyasında, davalı konumunda bulunan kişilerin dava
dilekçesinde belirtilen adreslerine yapılan tebligatların iade edilmesi üzerine
anılan mahkeme tarafından davacıya çıkarılan muhtıra ile; “davalıların
tebligata yarar açık adreslerini bildirmek üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri
Kanun’un 119/2. maddesi uyarınca bir haftalık kesin süre verildiği, bu süre
içerisinde eksikliğin tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılacağına
karar verileceği” hususunun ihtar edildiği, davacı tarafından, anılan Mahkeme
muhtırası da eklenmek suretiyle davalıların tebligata yarar açık adreslerinin
tarafına bildirilmesi istemiyle … İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne başvuruda
bulunulduğu, anılan başvurunun 5490 Sayılı Kanun’un 44’üncü maddesi (g) bendi
ile aynı maddenin 3. ve 4. fıkralarında yer alan düzenlemeler gereğince,
istemiş olduğu belgeler için vekillik belgesi sunulmadığı gerekçesiyle
reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı, mahkemece anılan kanun
hükümlerinin Anayasa’ya aykırılığı ileri sürülerek Anayasa
Mahkemesi’nengönderildiği, ancak Anayasa Mahkemesi’nin 11.09.2014 tarih ve E:
2014/76, K: 2014/142 sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilmesi
üzerine, dava konusu işlemin dayanağı olan kanun hükmünün Anayasa’ya uygun
olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davacının dilekçedeki davalı
adres bilgilerine ilişkin eksiklerin tamamlanması için kendisine mahkemece
kesin süre verilmesi ve bu süre sonunda söz konusu eksikliğin giderilmemesi
halinde davanın açılmamış sayılacağı sonucuyla muhatap olması ihtimali
karşısında, söz konusu adres bilgilerine erişimin hak arama hürriyeti ve adil
yargılanma hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmakta
olup, avukat olan davacının davalıların adres bilgilerini öğrenmek için yaptığı
başvurunun reddine ilişkin …. İlçe Nüfus Müdürlüğü’nün 27.09.2013 tarih ve 3142
sayılı işleminde hukuka uygunluk bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü
ile …. İdare Mahkemesi’nin 15.10.2014 tarih ve E: 2013/606, K: 2014/608 sayılı
kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan
mahkemeye gönderilmesine, 09.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.