SOYBAĞININ REDDİ VE BABALIĞIN TESPİTİ DAVALARI FARKLI ESASLARDA GÖRÜLMELİDİR


Yazar: Yargıtay 8.Hukuk Dairesi
25.09.2023 15:51:19
SOYBAĞININ REDDİ VE BABALIĞIN TESPİTİ DAVALARI FARKLI ESASLARDA GÖRÜLMELİDİR

Yargıtay 8.Hukuk Dairesi, 2017/13141 E. 2017/11234 K. 21.09.2017 T.

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Dava dilekçesinde, davacılar Selin ve ...'nun davalı anne ... ile ölü ... beraberliğinden dünyaya geldiği, Mehmet Kuzu'nun davacıların babası olmadığı iddia edilerek, davalılar murisi ...'in davacıların babası olduğuna karar verilmesi istenilmiştir; mahkemece, davacıların evlilik birliği içinde doğan çocuklar oldukları, nüfusta babaları olarak görünen kimseyle soybağı ilişkilerinin devam ettiği, davacılar tarafından dava açılmadan önce soybağının reddi davası açılarak nüfusta baba olarak gözüken kişi ile soybağının ortadan kaldırılmadığı, ayrıca davacıların dava tarihi itibari ile 23 yaşında oldukları ve TMK 300. maddede belirtilen çocuklar için babalık davasının açılmasına ilişkin hak düşürücü sürenin geçmesinden sonra davayı açtıkları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

04.06.1958 ve 15/6 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara, ileri sürülen olayları hukuken nitelemek ve uygulanacak kanun hükümlerini tesbit etmek görevi hakime aittir.

Dosyadaki nüfus kayıtlarından; davacılar 23.01.1990 doğumlu davacılar Mehmet ve Sabriye'nin çocukları olarak adı geçenlerin nüfusuna tescil edildikleri, 16.02.1995 tarihinde Mehmet Kuzu ve Sabriye boşandıkları, 15.05.1995 tarihinde de Sabriye, ... ile evlendiği anlaşılmaktadır.

Dava, bu haliyle, davacıların babasının Mehmet Kuzu olmadığı iddiası bakımından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 286.madde kapsamında soybağının reddi, biyolojik babalarının ... olduğu yönünden ise aynı Kanun'un 301.maddesi gereği babalığın tespiti istemine ilişkindir.

Çocuğun bir başka erkekle soybağı ilişkisi geçersiz kılınmadıkça babalık davasının dinlenmesi mümkün değildir. Dolayısı ile eldeki davaya soybağının reddi olarak bakılarak karar verilmesi, babalığın tespiti talebinin eldeki dosyadan tefriki ile başka bir esasa kaydedilerek, soybağının reddi davasının sonucu beklenip bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Bu itibarla yukarıda gösterilen nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 21.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.