ESASA GİRİLİNCEYE KADAR TARAFLAR UYGULANACAK HUKUKU SEÇEBİLİR VEYA DEĞİŞTİREBİLİR


Yazar: Yargıtay 9.Hukuk Dairesi
12.12.2023 08:15:52
ESASA GİRİLİNCEYE KADAR TARAFLAR UYGULANACAK HUKUKU SEÇEBİLİR VEYA DEĞİŞTİREBİLİR

Yargıtay 9.Hukuk Dairesi 2023/13696 E. 2023/11924 K. 13.09.2023 T.

Taraflar arasında ... 19. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilâmına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 2004-2014 yılları arasında davalı işverenin yurt dışı şantiyelerinde ince işler kalfası olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkili Şirkette çalışmadığını, uyuşmazlığın davacının çalıştığı ülke mevzuatına göre değerlendirmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 19. ... Mahkemesinin 14.02.2019 tarihli ve 2017/580 Esas, 2019/53 Karar sayılı kararı ile; toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak ispat yükü kendisinde olan davalı tarafından ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin ispat edilemediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç

... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 10.02.2022 tarihli ve 2019/2049 Esas, 2022/306 Karar sayılı kararı ile; tarafların istinaf başvurularının kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

Dairemizin 22.03.2022 tarihli ve 2022/3339 Esas, 2022/3862 Karar sayılı ilâmı ile; 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un (5718 sayılı Kanun) 27 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında davacının ... ve ...’da yaptığı çalışmalar yönünden taraflar arasında hukuk seçimi anlaşması bulunduğundan dava konusu alacakların ait olduğu 08.02.2013-26.08.2013 ve 22.05.2014-20.10.2014 tarihleri arasındaki çalışma dönemleri hakkında ... hukukunun, 04.11.2013-08.04.2014 tarihleri arasındaki çalışma dönemi hakkında ise ... hukukunun uygulanması gerektiği, hâl böyle olunca gerekirse ... ve ... hukukunda uzman bir bilirkişiden de rapor alınmak suretiyle dava konusu uyuşmazlık bakımından değerlendirme yapılması ve dosya kapsamındaki delil durumu birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sırasında davalı vekilince 11.04.2023 tarihli dilekçe ile dosyadaki uyuşmazlığa ... hukukunun uygulanmasının talep edildiği ve davacı tarafından da bu yönde talepte bulunulduğu gerekçesiyle bozma öncesinde olduğu gibi davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davacının müvekkili Şirketin çalışanı olmadığından müvekkiline husumet yöneltilmesinin hatalı olduğunu, hizmet süresi ve ücret tespitinin hatalı yapıldığını, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücretleri hesaplanırken işverene dava açan tanık beyanlarına itibar edilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, davacının yıllık izinlerini kullandığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ... sözleşmesine uygulanacak hukuk noktasında toplanmaktadır.

İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

5718 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları şöyledir:

"(1) Hâkim, ... kanunlar ihtilâfı kurallarını ve bu kurallara göre yetkili olan yabancı hukuku re’sen uygular. Hâkim, yetkili yabancı hukukun muhtevasının tespitinde tarafların yardımını isteyebilir.

(2) Yabancı hukukun olaya ilişkin hükümlerinin tüm araştırmalara rağmen tespit edilememesi hâlinde, ... hukuku uygulanır.

"

5718 sayılı Kanun'un 24 üncü maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

"...

(3) Hukuk seçimi taraflarca her zaman yapılabilir veya değiştirilebilir. Sözleşmenin kurulmasından sonraki hukuk seçimi, üçüncü kişilerin hakları saklı kalmak kaydıyla, geriye etkili olarak geçerlidir.

..."

5718 sayılı Kanun'un 27 nci maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

"...

" (1) ... sözleşmeleri, işçinin mutad işyeri hukukunun emredici hükümleri uyarınca sahip olacağı asgarî koruma saklı kalmak kaydıyla, tarafların seçtikleri hukuka tâbidir.

..."

26.08.1975 tarihli ve 15338 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Yabancı Hukuk Hakkında Bilgi Edinilmesine Dair Avrupa Sözleşmesi.

Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünün 01.03.2008 tarihli ve 67/1 sayılı, "Yabancı Hukuk Hakkında Bilgi Edinilmesine Dair Avrupa Sözleşmesinin Uygulanması" konulu Genelgesi.

Değerlendirme

Vermiş olduğu bir hüküm Yargıtay tarafından bozulan ve Yargıtayın bu bozma kararına gerek iradi ve gerekse kanuni şekilde uymuş olan mahkeme, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Bozma ilâmına uyulduğunda, bozma kararı lehine olan taraf için usuli kazanılmış hak oluşturduğundan, mahkemece bozma gereklerinin yerine getirilerek karar verilmesi zorunludur.

Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında hukuk seçimi anlaşması bulunduğundan hukuk seçimi yapılan çalışma dönemler hakkında ... ve ... hukukunun uygulanması gerektiğine ilişkin Dairemizin bozma ilâmı sonrasında, davalı vekili 11.04.2023 tarihli dilekçesinde dosyadaki uyuşmazlığa ... hukukunun uygulanmasını talep etmiş, davacı vekili tarafından da ... hukuku uygulanarak davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilâmına uyulmasına rağmen ... hukukuna göre yargılama sonuçlandırılmıştır.

Kararın İlgili Hukuk bölümünün (3) numaralı paragrafında yer verilen 5718 sayılı Kanun'un 24 üncü maddesinin üçüncü fıkrası Dairemizce, davanın esasına girilinceye kadar tarafların hukuk seçimi yapmasının ya da değiştirmesinin mümkün olduğu şeklinde değerlendirilmiştir. Davanın esasına girilinceye kadar ifadesinden anlaşılması gereken ise cevap dilekçesinde bu konuda bir itiraz ileri sürülmemiş ya da en geç ön inceleme aşamasında uygulanacak hukuk konusunda anlaşılmış olmasıdır.

Dosya kapsamına göre davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde dava konusu alacaklar hakkında yabancı hukukun uygulanması gerektiği savunulmuş olup yabancı hukuka yönelik yapılan bozma sonrası yargılamada tarafların ... hukukunun uygulanacağı konusunda anlaşması, davanın esasına girilmiş olduğundan geçerli değildir. Bu durumda hüküm altına alınan miktarlar bakımından kazanılmış hak korunmak ile birlikte bozma ilâmının gereğinin yerine getirilmesi gerekir. Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği hâlde bozma kapsamı yerine getirilmeksizin karar verilmesi hatalı olup 22.03.2022 tarihli bozma gereğinin yerine getirilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.