GÜNEŞ PANELİ SİTEMİ KURULMASINDA İZİN HUSUSU


Yazar: Yargıtay 18.Hukuk Dairesi
31.01.2024 13:57:22
GÜNEŞ PANELİ SİTEMİ KURULMASINDA İZİN HUSUSU

Yargıtay 18.Hukuk Dairesi   2014/1567 E. 2014/3063 K. 24.02.2014 T.

Dava dilekçesinde, davalılar tarafından yapılan haksız tecavüzün önlenmesi ve 800,00 TL maddi zararın tazmini istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava dilekçesinde; anataşınmazda izinsiz olarak bulunan güneş enerji sisteminin ayak diplerinden sızan yağmur sularının ve güneş enerji sistemlerinin şamandıralarında biriken taşıma sularının su akıtması nedeni ile bağımsız bölümünün zarar gördüğünü, güneş enerji sistemlerinin kaldırılması konusunda diğer bağımsız bölüm malikleri ile anlaşamadıklarını, güneş enerji sistemlerinin kaldırılarak tecavüzün men'i ile müvekkilin evinde meydana gelen zarar nedeniyle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 800.00 TL'nin yasal faizi ile kat maliklerinden hisseleri oranında alınmasını istemiş, mahkemece müdahalenin men'i ve kâl isteği yönünden davanın reddine; tazminat yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
1-Maddi tazminat talebi yönünden;
Temyize konu edilen miktar karar tarihi itibarıyla 1.820,00 TL'sını geçmemektedir.
6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK.nun 5219 sayılı Yasa ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 1.820,00 TL'yi geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2-Çatıya yapılan tecavüzün önlenmesi ve güneş enerji sistemlerinin kaldırılması talebi yönünden;
Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporunun incelenmesinde; anataşınmazın çatısından süzülen yağmur sularının davacıya ait 8 nolu bağımsız bölüme sızdığı, bu durumun hayati tehlike arz ettiği ve duvarlarda ve tavanlarda aşırı küflenme ve rutubetlenmeye neden olduğu, günlük yaşamsal faaliyeti kısmen engelleyici bu durumun giderilmesi için kiremit örtü üzerine çıkılarak üzerinde gezilen yüzeylerde hasar oluşmasına neden olan uydu antenlerin ve güneş enerji sistemlerinin sökülmesi, kısmen eskimiş ve hasarlı duruma dönüşmüş ahşap oturma çatının onarılması gerektiği belirtilerek davacıya ait bağımsız bölümdeki onarım gideri belirlenmiş, ek raporda ise; güneş enerji sistemlerinin yasal arsa payı oranlarından daha az bir alan kapladığı açıklanmış, ancak güneş enerji sistemlerinin hangi kat malikine ait olduğu ve binanın statik yapısına zarar verip vermediği hususunda bir değerlendirme yapılmamıştır.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının 19. maddesinin birinci fıkrasına göre, kat malikleri anataşınmazın bakımı ve mimari durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya mecburdurlar. Aynı maddenin 2. fıkrasına göre; kat maliklerinden biri, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yaptıramaz. Öte yandan Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre de, projesinde bulunmasa dahi diğer kat maliklerinin muvafakatı alınmaksızın çatı veya terasta güneş enerjisi sisteminin kurulmasına; tesisatın ait olduğu bağımsız bölüm malikinin arsa payına tekabül eden orandan fazla bir alanı kaplamaması, tekniğine uygun olarak inşa ve monte edilmiş bulunması, ana binadaki bütün kat maliklerinin her birinin bu yerlerde güneş enerjisi sistemi kurmaları halinde yeterli alanın mevcut bulunması ve bu tesisatların ana binanın taşıyıcı sistemine zarar vermemesi, zarar verici durumların giderilmesi ve arıza olduğunda bina ile diğer bağımsız bölümlere gelebilecek bir zararın önlenmesi konusunda her türlü tedbirlerin alınmış olması kaydıyla izin verilmekte; bu koşulların hatalı veya eksik yerine getirilmesinden ya da bakım ve onarımın aksatılması sonucu zarar verici eksiklik veya arızanın ortaya çıkması halinde de mahkemece bu hususta bilirkişi tarafından belirlenecek yanlışlık veya eksikliklerin giderilmesine, gerekli önlemlerin alınmasına karar verilmektedir.
Somut olayda; güneş enerjisi sisteminin yukarıda açıklanan Yargıtay uygulamalarına uygun bir şekilde kurulup kurulmadığı tam olarak saptanmadığı gibi, güneş enerji sistemlerinin hangi kat malikine ait olduğu da belirlenmemiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, öncelikle su kaçırdığı belirlenen güneş enerji sistemlerinin kime ait olduğunun tek tek tespit edilmesi, sonrasında da bu işlerden anlayan uzman bilirkişilerle yeniden yapılacak keşifte mevcut güneş enerji sistemlerinin binanın statik yapısına ve diğer kat maliklerine zarar verip vermediği etraflıca araştırılarak düzenlenecek rapor ve oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, eksik düzenlenen bilirkişi raporlarına itibar edilerek hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 24.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.